Yaşam Gücünün Kaynağı Burada: Lab Vitalité
Yaşam gücünün, enerjinin ve canlılığın; yani içimizdeki sağlığın laboratuvarı Lab Vitalité'nin kurucuları Ceylan Sel Sohtorik ve Milay Nil Sönmez ile yaşam enerjimizi yükseltmek için kendilerini adadıkları mutfaklarını konuştuk.
Bize biraz kendinizi anlatabilir misiniz?
Ceylan & Milay Nil: Bizim hikayemiz ve arkadaşlığımız üniversite yıllarına kadar uzanıyor. Üniversite sonrası yaşadığımız ayrı şehirlerde ikimiz de mevsimsel, organik ve doğal beslenmeye çok önem veriyor ve kendi mutfaklarımızda leziz, pratik ve sağlıklı tarifler yaratıyorduk. Bu tutkuyla önce tekrar okullu olup naturel ve holistik beslenme üzerine eğitimler aldık.
Lab Vitalité’nin hikayesi de, tutkumuz olan sağlıklı yaşam, doğal ve bütünsel beslenme uğruna çıktığımız yolculukta keşfettiklerimizi ve besin dolu tariflerimizi kayıt altına aldığımız bir blog olarak başladı. Glutensiz, laktozsuz ve rafine şekersiz tariflerimizi paylaşmak ve doğal yaşam hakkındaki farkındalığı arttırmak, beden-ruh-zihin dengesinin önemini anlatmak üzere yaptığımız paylaşımlar yoğun ilgi gördü. Bize gelen talepler üzerine; tamamen doğal, organik, mevsimsel malzemeler kullanarak glutensiz, laktozsuz ve rafine şekersiz menülerle hazırladığımız “Doğal & Sağlıklı Catering”i yarattık. Catering servisimizin yanı sıra “İçinize İyi Gelen Sindirim Dostu Lezzetler” olarak adlandırdığımız, sağlık ve besin dolu haftalık ürün paketleri de hazırlıyoruz. Instagram hesabımız üzerinden yeni tariflerimizi ve deneyimlerimizi de paylaşmaya devam ediyoruz.
Sabah ritüellerinizde neler var?
Milay Nil: Sabah ritüelim yoğun. Günün ilk saatlerini nasıl geçirdiğime önem veriyorum çünkü güne başlama şeklim tüm günümün enerjisini belirliyor. Sabahın ilk saatlerini yalnızca kendime ayırıyorum. Başka hiçbir şeyle ilgilenmemeye, telefonu elime almamaya özen gösteriyorum. Kişisel bakım rutinimde kan dolaşımımı arttıran kuru fırçalama, sıcak-soğuk duş bulunuyor. Ağız ve burun hijyeninde ise hindistan cevizi yağı ile oil pulling, dil kazıyıcısı ve sinüsler için neti pot kullanıyorum. Ardından güne bir büyük bardak ılık limonlu ya da sirkeli su içerek; yoga, meditasyon, nefes egzersizleri ile EFT (duygusal özgürleşme tekniği) yaparak başlıyorum. Böylece, bir önceki gün bedenimde ister istemez oluşan birikimlerden arınarak yeni bir güne daha zinde ve enerjik başlayabiliyorum. Sadece kendime ayırdığım bu zamanın verdiği tatmin ile günün geri kalanında sevdiklerime, çevreme ya da işime çok daha motive ve verimli bir şekilde %100’ümü verebiliyorum.
Ceylan: Sabahları çok erken kalkıyorum. Oğlumu ve kızımı okula gönderdikten sonra güne zinde başlamak için Ayurvedik bir rutinim var. Dil ve ağız temizliği, oil pulling, ılık susam yağı ile yağlanmanın ardından ılık bir duş alıyorum. Daha sonra yoga yapıyorum ve yogayı her zaman meditasyon ile bitirmeye çalışıyorum. Sonrasında bir yemek kaşığı organik elma sirkesi eklediğim ılık suyumu içiyor ve kahvaltımı ediyorum. Yoga yapmadığım günlerde ise kahvaltı öncesinde mümkünse açık havada yarım saat yürüyorum.
Şu sıralar Lab Vitalité mutfağında en çok neler var?
Ceylan: Şu sıralar Lab Vitalité mutfağında, mevsim geçişlerinde çok önem verdiğimiz, bağışıklık sistemini destekleyici yiyecek ve içecekler hazırlıyoruz. Özellikle zencefil, zerdeçal, organik elma sirkesi, karabiber, soğan ve sarımsak en çok kullandığımız malzemeler arasında. Ayrıca vitamin ve mineral açısından zengin, yeşil mevsim sebzeleri ile hazırladığımız taze sebze suları ve smoothie’ler bu dönemde mutfağımızın vazgeçilmezlerinden.
Hayatınızda, size çok faydasını dokunduğunu düşündüğünüz ve daha fazla yapmak istediğiniz neler var?
Milay Nil: Kesinlikle doğayla daha çok vakit geçirmek ve Qigong var. Sırf bu yüzden radikal bir kararla Bodrum’a taşındım zaten. Bir yaşam enerjisi çalışma sanatı olan Qigong’la İngiltere’de Naturopati okuduğum yıllarda tanışmıştım ama Türkiye’ye dönene kadar uygulama fırsatı bulamamıştım. Bu sene eğitimini almaya başladığım Medikal Qigong’a başladıktan sonra, bu sanatın hiç de göründüğü kadar kolay olmadığını ancak yaşam enerjisini dengelemeye ve arttırmaya yönelik çok faydasının dokunduğunu gördüm.
Yaşam enerjinizi yüksek tutmak, “vitalite”yi hissetmek için bize birkaç ipucu verebilir misiniz?
Milay Nil: Otopilottan çıkmak! Yoga, meditasyon, qigong ve doğayla vakit geçirmek adanmışlıkla uygulandığında bizi zihinden çıkarıp bedene; yani ana getirerek yaşam enerjimizi yükseltiyor. Onların dışındaysa bence vitaliteyi arttıran en önemli şey; duygu ve düşüncelerimiz üzerindeki farkındalığımız. Hepimiz her ne kadar hayatlarımızı bize ait bilinçli seçimlerle sürdürdüğümüzü zannetsek de, aslında bilinçli oluş ve davranış halimiz genelin sadece %5’i. Geri kalan %95’i ise aslında kendimiz, diğer insanlar ve hayat ile ilgili öğrenilmişlikler ve şartlanmalardan ibaret. Maalesef çoğumuz, bilinçaltımızda bulunan ama farkına dahi varmadığımız inançlarla yaşamımıza, bizi ‘’biz” yaptığını zannettiğimiz doğru bildiğimiz yanlışlarla yön veriyoruz. Bu, içimizdeki yaşam enerjisinin hızla tüketen yegane şey. Yaşamlarımızın ne kadarını gerçekten kendimiz olarak yaşayabiliyoruz? Ne kadarını fosilleşmiş düşünce kalıpları ile olmamız gerektiğini düşündüğümüz kişiler olarak otopilotta yaşıyoruz? Bunu görmek ve özümüzde olduğumuz kişiyi otantik bir şekilde yaşamaya başlamak kadar yaşam enerjimizi yükselten, vitalite’yi hissettiren bir şey olamaz.
Gıdalardan maksimum faydayı sağlamak için tercih ettiğiniz bir pişirme tekniği var mı?
Ceylan- Milay Nil: Mutfağımızın felsefesi, maksimum besin değeri ve minimum toksin içermek üzerine kurulu olduğundan uyguladığımız tüm pişirme teknikleri gıdalardan maksimum fayda sağlamamızı sağlıyor. Dolayısıyla tercih ettiğimiz pişirme tekniğini gıdanın türü belirliyor. Mesela hayvansal gıdalar olan et, balık, tavuk ve türevi için yavaş pişirme tekniği olan, 70 derecenin altında pişirme tekniğini tercih ediyoruz. Meyve, sebze ve kuru yemişleri ise içerdikleri sağlıklı yağları, vitamin, mineral ve enzim değerlerini korumak için ya buharda hafif pişiriyoruz ya da çiğ niteliklerini korumaları adına kurutucuda, 46 derecede kurutuyoruz.
Mikro yeşillere tariflerinizde sıkça yer verdiğinizi görüyoruz, önemini nasıl anlatırsınız?
Ceylan: Mikro yeşiller, çeşitli sebze, ot ve baharatların tohumdan çıkmış filiz hali. Ortalama 4-5 cm uzunluğundaki bu yenilebilir bitkiler, içerdikleri vitamin ve mineraller ile süper besin olarak kabul ediliyor. Ayrıca çok da lezizler. Biz de bu nedenlerden dolayı, mikro yeşilleri hazırladığımız yemeklere hem tat hem renk hem de sağlık katmak için bolca kullanıyoruz.
Bahar detoksunda yer verebileceğimiz, mevsimlik meyve ve sebzelerden favorileriniz neler?
Ceylan: Vücudu bahara hazırlamak için karaciğeri yoran, ağır, kızarmış ya da şekerli gıdalardan uzak durup taze sebze ve meyvelere yönelmek çok önemli. Kereviz sapı, kuşkonmaz, enginar, kişniş ve ananas, bahar detoksunda favori sebze ve meyvelerimizden. Ayrıca gün boyu, limon dilimli ılık su da olmazsa olmazlarımızdan. "#nilveceyinbahardetoksu" teması altında yeni döneme özel hazırladığımız bahar detoksu tariflerimiz de var.
Doğal ve sağlıklı catering hizmetinizde en çok neler ilgi görüyor?
Ceylan: Doğal ve sağlıklı catering'imizde en çok paylaşımlık tahtalarımız ilgi görüyor. Her mevsimde, taze mevsim sebzeleri ile farklı aromalardaki diplerimizi, laktozsuz peynirlerimizi ve ev yapımı krakerlerimizi bir tahta üzerinde bir araya getiriyoruz. Hiçbir sunum birbirinin aynısı olmuyor, mevsime göre renkler de, tatlar da değişiyor.
Ceylan Sel Sohtorik - Lab Vitalité Kurucu Ortağı
Ceylan Sel Sohtorik, Babson College’da Girişimcilik ve Pazarlama eğitimi aldı. Üniversiteden sonra gittiği Paris’te Le Cordon Bleu’da Fransız Mutfağı ve Pastanecilik eğitim programına katıldı. Türkiye’ye döndükten sonra otelcilik sektöründe çalışan Ceylan Sel Sohtorik, bu sırada Institute of Integrative Nutrition’da Holistic Health Coaching sertifika programına katıldı. Ortağı Milay Nil Sönmez ile mevsimsel, doğal ve organik tariflerin adresi olan Lab Vitalité’yi kurdu.
Milay Nil Sönmez - Lab Vitalité Kurucu Ortağı
Babson College’da Girişimcilik ve Pazarlama eğitimi alan Milay Nil Sönmez; doğal, organik ve sağlıklı gıdalar üzerine çalışmaya üniversiteden sonra gittiği Belçika’da başladı. Institute of Integrative Nutrition’da Holistic Health Coaching eğitimi aldı. Ardından Londra’da College of Naturopathic Medicine’de (CNM) Nutrition for Everyday Living, Natural Skincare & Nutrition ve Natural Chef sertifika programlarına katıldı. Ortağı Ceylan Sel Sohtorik ile Lab Vitalité’yi kuran Sönmez halen CNM’de Naturopathic Nutrition ve Naturopathy eğitimleri almaya devam ediyor.