“Doğayı Hayatımıza Katmanın En İyi Yollarından Biri: Aromaterapi”
On senelik bir tutku, eğitim ve emeğin sonucunda kadim zamanlardan günümüze unutulmaya yüz tutmuş aromaterapinin paha biçilemez faydalarını hatırlamamız için kurulmuş Homamede Aromaterapi, 2012 yılında hayatımıza girdi. Peki aromaterapinin büyülü faydalarından bugün nasıl yararlanacağız? Hala ilk günkü heyecanla yoluna devam eden Homemade Aromaterapi'nin kurucusu, Sertifikalı Klinik Master Aromaterapist Aslı Bilgin'e sorduk. COVID-19’un getirdiği olağanüstü şartlar altında yaşadığımız bugünlerde aromaterapi vücudumuzu ve ruhumuzu nasıl iyileştirebilir?
Bugünlerde nasıl hissediyorsunuz?
Değişik, beklenmedik günlerden geçiyoruz. Böyle zamanları nasıl karşıladığımızı görmek, bizim için de yeni bir deneyim oluyor. Ben, olabildiğince korunarak ve koruyarak ama içsel olarak sakin kalmaya da dikkat ederek geçirmeye çalışıyorum.
Bu dönemde, şifa bulmak ve daha iyi hissetmek için neler yapıyorsunuz?
Aromaterapi ve yağlar, yaklaşık 16 senedir hayatımın içerisinde. Hayatıma ilk girişi de şifa bulmak içindi ve ilişkim hep devam etti. Bu süreçte de böyle oluyor. Sadece aromaterapide dönem dönem neyi tercih ettiğim açısından öncelik sıralamam değişebiliyor. Bu aralar tea tree (çay ağacı), patchouli, kekik, okaliptüs, karanfil ve çayını daha sık kullanır oldum.
Evimizde enerjiyi temizlemek için neler yapabiliriz?
Evimizin enerjisini temizlemek için benim en sevdiğim üçlü; üzerlik tohumu, günlük reçinesi ve adaçayı. Adaçayı, iyi olmayanı göndermek için idealdir, diğerlerini de bize iyi gelecek olanı kendimize, evimize çekmek niyeti ile hayatıma katıyorum. Tütsü yakmanın bir alternatifi de bu bitkilerin uçucu yağları ile ortamın enerjisini temizlemek ve yükseltmek. Bu amaçla günlük & adaçayı spreyimizi de çok seviyorum. Ayrıca bulunduğunuz bölgede yangın alarmı varsa harekete geçirmeden kullanabileceğimiz, bu açıdan da pratik olan bir enerji temizleyici.
Evdeki malzemelerle hazırlayabileceğimiz bir kürün tarifini verir misiniz?
Evde pratik olarak hazırlayabileceğimiz, enerji alanımızı koruyucu bir aura spreyi tarifi verebilirim: 40 ml bitki suyu (gül suyu, lavanta suyu, papatya suyu vb.), 10 ml doğal fermente edilmiş sirke (gül, elma vb), beş gram rafine olmamış kaya tuzu ve günlük, sedir, mür, selvi, adaçayı uçucu yağlarının bir veya ikisinden toplamda 10 damla ilave ederek karıştırabilirsiniz.
Bize aromaterapi ile ilgili, bilmediğimiz ama bilmek isteyeceğimiz bir bilgi söyler misiniz?
Aromaterapi, üç ana ham maddeden oluşuyor: Uçucu yağlar (lavanta, biberiye, günlük, limon vb.), baz yağlar (susam, hindistan cevizi, üzüm çekirdeği vb.) ve bitki suları (gül suyu, lavanta suyu, kekik suyu vb). Uçucu yağlar, ilgili bitkilerin konsantre formları olup bitki hallerinden tam yüz kat daha kuvvetlidir. Bitkilerin ruhlarıdır diyebiliriz aslında. Bu uçucu yağlar limbik sistemimizi direkt olarak uyararak üzerimizdeki etkilerini bilinçaltımızın duvarına takılmadan gösterebiliyor.
Ürettiğiniz çakra yağlarının bilinçaltımızı temizlediğinizi söylüyorsunuz. Çakra odaklı bu uçucu yağların bize nasıl yardımcı olduğunu biraz daha açıklayabilir misiniz?
Koku, beş duyu organımız içerisinde bilinçaltımızı uyaran tek duyumuzdur. Bunun en kuvvetli aracısı da, az önce bahsettiğim gibi, bitkinin kendinden 100 misli daha güçlü, damıtılmış özü olan uçucu yağlardır.
Vücudumuzdaki yedi enerji merkezini ve bu sayede bedenimizi, zihnimizi ve bilinçaltımızı uyararak bir dengenin yaratılmasına yardım eden farklı uçucu yağları özenle üretiyoruz. Belirli bir çakrada dengeye ihtiyaç duyduğumuzu; kronikleşmiş ve bizim için yorucu olan duygularımızı, düşüncelerimizi, yaşadığımız fiziksel rahatsızlıklarımızı gözlemleyerek anlayabiliriz. Ayrıca, kendimize iyi gelmek için kullandığımız uçucu yağların % 100 saf olduğundan emin olmamız gerekir. Bizim çakra yağlarımız bu şekildedir.
Ev hayvanlarımız, bugünlerde dışarı çıkamadıklarından veya evi normalden daha kalabalık gördüklerinden endişeli, depresif olabiliyor. Aromaterapiyi hayvanlar üzerinde nasıl kullanabiliriz? Bazı uçucu yağların kediler için zararlı olabileceği de söyleniyor. Nelere dikkat etmeliyiz?
Hayvanlarda aromaterapi kullanımını kediler ve köpekler diye ikiye ayırarak düşünmek doğru olur. Karaciğerlerindeki eksik bir enzim nedeniyle kedilerin bulunduğu ortamlarda yoğun uçucu yağ kullanımı onlar için toksik bir etki yaratabiliyor. Bu nedenle direkt olarak ciltlerine, yani yalayabilme ihitimali olan yerlere sıkmamaya dikkat etmelisiniz. Ortamı sık sık havalandırarak, bir buhurdanlıkta, on metrekare alan başına iki damla şeklinde ölçü uygulayarak ara ara uçucu yağları kullanabilirsiniz. Ancak kedilerde aromaterapiyi kullanmanın en güvenli yolu hidrolat dediğimiz; gül suyu, lavanta suyu gibi bitki sularıdır. Köpekler üzerinde ise; kastil sabunlar sürmekten, sakinleşmesini sağlayıcı kokuları ortamına yaymaya aromaterapiyi birçok şekilde kullanabiliriz.
Koronavirüs’e karşı sağlığımızı ve bağışıklık sistemimizi güçlendirmek adına aromaterapi biliminden nasıl destek alabiliriz?
Öncelikle, ellerimizin cilt sağlığından bahsetmek isterim. Ellerimizi günde 15-20 belki de daha fazla kez yıkadığımız bu haftalarda, kullandığımız sabun çok önemli. Cilt bariyerimizi korumak için tamamı yağlar ile hazırlanmış kastil sabunlar kullanmayı tercih etmeliyiz. Bizim tercihimiz, içinde tea tree, patchouli, adaçayı, kekik gibi antiviral etkiye sahip uçucu yağları da içeren kastil sabunlar oluyor.
Üzerine sürdüğümüz alkol içerikli ürünler, dezenfektanlar ile de yıpranmaya devam eden ellerimize sık sık krem sürmeyi ihmal etmemeliyiz. Bu amaçla shea butter bazlı kremler kullanmak, koruyucu etkiye sahip olacaktır. El bariyeri bozulmaya başlamış ise shea butter yanında kalendula ve ıtır da içeren el kremimizi tercih ediyoruz.
Bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirmek için önerim ise stresimizi azaltacak, bize mutluluk verecek uçucu yağları hayatımıza katmak olur. Bu anlamda benim favorilerim; bergamot, greyfurt, portakal, ıtır, günlük ve sedir.
Pek çok kişi evden çalışma sistemine geçti. Özellikle evden çalışmaya alışkın olmayan kişiler, konsantrasyonlarını korumak için aromaterapiden nasıl yardım alabilir?
Odaklanma ile ilgili, aromaterapide benim en sevdiğim iki uçucu yağ, greyfurt ve biberiyedir. Her ikisi de konsantrasyonu arttırır. Greyfurt aynı zamanda canlandırıcı, mutluluk verici etkiye sahipken, biberiyenin de hafızayı kuvvetlendirici etkisi vardır.
Peki, bu haftalarda eskisine oranla daha hareketsiz olmamıza dair ne yapabiliriz?
Bunun için hazırladığımız, dolaşımı arttırmaya yardımcı olarak vücudu canlandıran selvi & limon masaj roll’umuz var. Ucundaki roll ile hafif bir baskı uygulayarak tüm vücudunuza uygulayabilirsiniz.
Online atölyeler yapmaya başlıyorsunuz. Onlarla ilgili neler söylemek istersiniz?
Kuzguncuk ve Nişantaşı’ndaki atölye alanlarımıza yaptığımız eğitimlere bu ay itibariyle online olarak devam etmeye başladık. Aromaterapi, “Kendin Yap” Cilt Bakımı, Doğal Temizlik, Maskeler & Ovmalar konuları ile başladık. Ofiste Aromaterapi, Doğal Parfüm ve Doğal Tütsüler Atölyeleri de ay içerisinde eklenecek.
Sizce bu dönemde insanların aromaterapiyi olan bakışı değişti mi; nasıl değişti?
Bu değişim, birçok kişi için; iki, belki üç sene önce başlamıştı diyebilirim. Yüzümüzü doğaya, doğal olana dönmemiz gerektiğini en derinden hissettiğimiz şu günlerde, doğayı hayatımıza katmanın en güzel yollarından biri olan aromaterapinin değerinin artarak bilineceğine, hayatımızın her alanına yayılacağını inanıyorum.
Aslı San Bilgin – Homemade Aromaterapi Kurucusu
Boğaziçi Üniversitesi Turizm ve Otel Yöneticiliği Bölümü’nden mezun olan Aslı San Bilgin, aromaterapi yolculuğuna 2004 yılında Aromaterapi ve Fitoterapi Uzmanı Eczacı Nazan Kemali’den aldığı eğitimle başladı. Daha sonra Kanada’daki International Certified Aromatherapy Institute’ta eğitimine devam etti. Aromaterapi alanında Türkiye’de önde gelen kişilerden biri olan Aslı San Bilgin, 2012 yılında Homemade Aromaterapi’yi kurdu.